Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Altay’la birlikte yeni dönemin kapılarını ardına kadar açtık (2)

‘DÜNYADA GIPTA İLE TAKİP EDİLEN DURUMDAYIZ’ Törende konuşan Milli Savunma

‘DÜNYADA GIPTA İLE TAKİP EDİLEN DURUMDAYIZ’

Törende konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Bir asır önce ne yazık ki savunma sanayisi dışa bağımlı olan, bir tüfeği dahi dışarıdan ithal eden bir ülkeydik. İmkanların böylesine yetersiz olduğu bir ortamda bağımsızlığına olan tutkusu ve iman gücüyle istiklalini elde eden asil milletimiz inanç ve adanmışlıkla çalışarak, ülkemizin hak ettiği konuma gelmesi için elinden gelen gayreti göstermiştir. ‘Siz yapamazsınız, başaramazsınız’ diyenlere rağmen aziz milletimize güvenen zat-ı devletlerinin ortaya koydukları yüksek irade, stratejik vizyon ve kararlı duruş bugün ulaştığımız seviyede belirleyici olmuştur. Çok şükür artık kendi güçlü savunma sanayine sahip sayılı ülkelerden biri olarak dünyada gıpta ile takip edilen bir durumdayız. Savunma sanayimizin etkinlik ve gücü sayesinde Türkiye bölgesinde ve dünyada rol model olurken, savunma ve güvenlik alanı başta olmak üzere diplomaside ve dış ticarette de etkisini artırmakta, başta dost ve kardeş Katar olmak üzere pek çok ülkeyle ikili iş birliğini üst düzeyde geliştirmektedir” dedi.

‘MUHAREBE GÜCÜNÜ ÜST SEVİYEYE ÇIKARACAK’

Güler, bölgede ve dünyada yaşanan hassas gelişmeler ile Türkiye’nin bulunduğu stratejik coğrafyanın yerli ve milli savunma sanayii ürünleriyle donatılmış güçlü ve etkin bir orduya sahip olmayı zorunlu kıldığına dikkat çekerek, “Büyük bir heyecan ve yoğun gayretlerle yürütülen bir rüyayı gerçeğe dönüştüren yerli ve milli Altay tankı projemiz de bunlardan biridir. İhtiva ettiği yüksek ateş gücü, ciddi zırh koruması ve hareket kabiliyetleri ile tankların başta konvansiyonel harp olmak üzere asimetrik ve zorlu harekat ortamındaki vazgeçilmez rolü bu projenin ordumuz ve savunma sanayimiz açısından ne kadar kıymetli olduğunu da ortaya koymaktadır. Bu yönüyle Altay tankımız, Kara Kuvvetlerimizin muharebe gücünü daha üst seviyelere çıkaracak, aynı zamanda personelimizin güvenliğini de artıracaktır. Esasen dünyadaki emsalleri arasında seçkin bir konuma sahip olan ve başarıyla gerçekleştirdiğimiz harekatlarda etkin roller üstlenen Türk tankçısı, Altay tankı gibi kritik silah ve sistemlerin gücüyle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üstlendiği tüm vazifeleri büyük bir başarıyla yerine getirecektir. ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonumuz ve ‘Terörsüz Türkiye’ hedefimiz doğrultusunda ülkemizi savunma sanayinde dünyanın en iyilerinden biri yapana kadar artan bir şevk ve gayretle çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘ALTAY PROJESİ BİR VİZYON TEMELİDİR’

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ise açılışı gerçekleştirilen tesisin sadece Altay ana muharebe tankının üretim hattı değil, aynı zamanda Türkiye’nin mühendislik gücüne, teknolojik derinliğine ve stratejik vizyonuna duyduğu sarsılmaz inancın somut bir ifadesi olduğunu söyledi. Görgün, “Başlangıçta bir hedef olan yerli ve milli üretim bugün artık bir gerçek, bir standart, bir gurur vesilesidir. Altay projesi yalnızca bir platform değil, savunma sanayimizin kabiliyetlerini şekillendiren bir okuldur, bir vizyon temelidir. Sizlerin tam bağımsız savunma sanayi hedefiyle şekillendirdiği bu vizyon bugün sadece bir hedef değil, bir sistematik yenilenmeye, kurumsallaşmış bir ekosisteme dönüşmüştür. Bir zamanlar savunma sanayiinde yurt dışından temin ettiğimiz alt sistemleri artık biz üretiyoruz. Hem de daha güçlü, daha dayanıklı, daha akıllı biçimde ve sadece kendimiz için değil, dünyaya ihraç edebileceğimiz sistemler ortaya koyuyoruz. Yürüttüğümüz millileştirme, yerlileştirme hamleleriyle tanklarımızın kritik alt sistemlerinin yerli ve milli imkanlarla entegre edilebilmesi için büyük bir teknik ve insan kaynağı seferberliğini hayata geçirdik. Altay ile büyük kalibre silah üretim yeteneği, kompozit malzemelerle zırh sistemi üretim yeteneği gibi birçok alanda daha önce elimizde olmayan yetenekler kazandık. Aynı zamanda Altay sayesinde teknolojik olarak dünya ile yarışabilecek aktif koruma sistemi ve atış kontrol sistemi gibi ürünleri ortaya çıkardık” dedi.

‘YILDA 96 ALTAY TANKI ÜRETİLECEK’

Görgün, 800 mühendis, 1250 işçi ve 90 alt yükleniciden oluşan dev bir ekip, 17,5 milyon mühendislik saati, 35 bin kilometrelik testler ve 3 bin 700 atışla yeni Altay’ı geleceğe hazırladıklarını belirterek, “Altay’ımız, 2 yıl garanti ve 6 yıl lojistik destekle, sahada uzun ömürlü bir başarıyı garanti etmektedir. 35 bin sayfa tasarım, 16 bin gereksinim, 120 test prosedürü ve 50 bin test adımıyla her ayrıntısı mükemmelliğe adanmış bir mühendislik harikasıdır. Bu güçlü altyapı yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak; geleceğin tanklarını, geleceğin zırhlı araçlarını şekillendirecek, kara platformlarında milli kabiliyetin çıtasını daha da yukarıya taşıyacaktır. Bu fabrika, Türkiye’nin tank ve zırhlı araç üretiminde dünyanın sayılı merkezlerinden biri oldu, 682 bin metrekarelik bu alanda robotik kaynak sistemleriyle yılda 96 Altay tankı üretilecektir. Türkiye’nin savunma sanayiindeki yükselişi, artık sınırları aşan, iş birlikleri kuran, teknoloji geliştiren bir model halini almıştır. Türkiye’nin savunma sanayii yolculuğu artık yalnızca kendi ihtiyaçlarına cevap veren bir yapıda değil; global rekabette pay alan, standardı belirleyen, ortak geliştiren, teknoloji paylaşan bir modeldir” ifadelerini kullandı.

//
İhbar Hattımıza Dilediniz Haberi Gönderebilirsiniz. Ekimiz Onayladıktan Sonra Haberiniz Burada Yayınlanır.
👋 Hemen Haber Gönder.