Nöbetçi Eczaneler
Sanat ve hukuk dünyasının duayen ismi Pekcan Türkeş, Beğen Medya stüdyolarında unutulmaz bir sohbete imza attı. Beğen Medya Genel Müdürü Mustafa Camuzcu‘nun konuğu olan Türkeş, avukatlıktan tiyatroya, oradan sinema oyunculuğuna uzanan zengin ve çok katmanlı yaşam hikayesini izleyicilerle paylaştı. Stüdyoda samimi ve sıcak bir atmosferde gerçekleşen programda, Türkeş’in renkli anıları ve hayat tecrübeleri büyük ilgi gördü. Özellikle genç sanatçılara önemli tavsiyelerde bulunan usta oyuncu, hayatı boyunca üretmekten ve öğrenmekten vazgeçmediğini vurguladı.
Hukuktan Sahneye: Disiplinli Bir Dönüşüm
1949 yılında Mardin’de doğan Pekcan Türkeş, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Uzun yıllar süren avukatlık kariyerinin ardından, içindeki sanat tutkusuna daha fazla kayıtsız kalamayarak profesyonel olarak tiyatroya yöneldi. Bu dönemde sadece sahnede değil, TRT İstanbul Radyosu’nda da önemli görevler üstlendi. Yıllarca seslendirme sanatçılığı, yapımcılık ve program yazarlığı yaparak radyo dünyasında da derin izler bıraktı. Bu çok yönlü deneyim, onun sanatçı kimliğinin temellerini sağlamlaştırdı.
Tiyatro ve Televizyonun Emektarı: Unutulmaz Karakterler
Türkeş’in tiyatro serüveni, Dormen Tiyatrosu, Devlet Tiyatrosu, Levent Kırca – Oya Başar Topluluğu gibi Türkiye’nin önde gelen tiyatro gruplarıyla başladı. Sahneye çıktığı oyunların yanı sıra, yazdığı ve yönettiği projelerle de dikkat çekti. Özellikle Türkiye’nin ilk savaş karşıtı çocuk oyunu olan “Uçan Daire” gibi projeler, onun toplumsal duyarlılığını ve sanata farklı bir boyut katma arayışını gözler önüne serdi.
Televizyon ekranlarında ise geniş kitlelerce tanınmasını sağlayan rol, hiç şüphesiz Levent Kırca’nın efsanevi programı **”Olacak O Kadar”**daki Yusuf Yusuf Usta tiplemesi oldu. Bu karakterle milyonların kalbine taht kuran Türkeş, “Mahallenin Muhtarları”, “Çemberimde Gül Oya”, “Karadayı” ve “Yabancı Damat” gibi Türk televizyon tarihinin önemli yapımlarında da rol alarak oyunculuk kariyerini zirveye taşıdı.
Sadece Bir Oyuncu Değil: Edebiyatçı, Dil Bilimci, Gezgin
Pekcan Türkeş’in sanatsal ve entelektüel derinliği sadece oyunculukla sınırlı değil. Edebiyat ve çeviri dünyasında da oldukça aktif bir isim. O. Henry, Maupassant ve Çehov gibi dünya edebiyatının ölümsüz yazarlarının eserlerini büyük bir titizlikle Türkçeye kazandırdı. Bu çeviriler, onun dile olan hakimiyetini ve edebi zevkini ortaya koydu. Tam beş yabancı dili akıcı bir şekilde konuşabilen sanatçı, aynı zamanda kokartlı bir turist rehberi ve seyahat yazarı olarak da biliniyor. Bu yönüyle sadece sahne ve ekranlarda değil, dünyanın farklı köşelerinde de bilgi birikimini ve deneyimlerini paylaşmaktan keyif aldığını gösteriyor.
Geçmişten Günümüze Uzanan İlham Yolculuğu
Son yıllarda “Param Sağ Olsun” adlı komedi oyunuyla tekrar tiyatro sahnelerine dönen Pekcan Türkeş, Beğen Medya’daki programda hem geçmişe dönerek anlamlı anılarını ve kariyerinin dönüm noktalarını paylaştı hem de güncel projelerine dair bilgiler verdi. Sohbetin sonunda stüdyo ekibiyle hatıra fotoğrafı çektiren Türkeş, Beğen Medya’ya nazik daveti ve sıcak misafirperverliği için içten teşekkürlerini iletti.
Pekcan Türkeş’in avukatlık cüppesinden sahne ışıklarına, oradan da edebiyat ve seyahat dünyasına uzanan bu ilham veren yaşam öyküsü, sanatın ve öğrenmenin yaşı olmadığını, bir insanın farklı alanlarda ne kadar başarılı olabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu çok yönlü ve üretken yaşam, gelecek nesil sanatçılara ve tüm bireylere örnek teşkil ediyor.
